9 Aralık 2009 Çarşamba

AUGUST COMTE

Fransız Devriminden hemen sonra doğduğu için -Sosyoloji alanındaki- çalışmaları Fransız Devrimine ve Aydınlanma Düşüncesine bir tepki niteliğinde insanlık dinini kurmayı deneyen,pozivitizmin sahte peygamberi sever.Fransız filozofudur.Veznedar bir babanın ve dindar bir annenin oğlu diye bilinir.dokuz yaşında doğduğu şehrin kolejine girer ve keskin zekası sayesinde parlak bir talebe olur.On dört yaşında iken bir takım nedenlerden dolayı ailesinden ayrılır ve katı bir cumhuriyetçi olur.Ayrıca disiplin ve otoriteden nefret eder.Henüz 16 yaşındayken pariste politeknik okulunun giriş sınavlarını kazanır.Matamatikte çok iyi olmasına borçludur bunu.Bu okulda çeşitli fikir adamlarının kitaplarıyla ilgilenir.Ailesi istememesine rağmen parise dönüp biyolojiyle ilgilenir.Saint simon la tanışıp yedi yıl arkadaşlık ve çıraklık eder.Fakat hocasının itahat ettirmek isteği,comteninse disiplinsiz ve kendi büyüklüğüne fazlasıyla inanmış olması ikilinin yollarını ayırır.Comte zayıf ve bedbaht biriydi diye söylenir.Bir sokak kadınıyla evlenmesi ve onu boşuboşuna yola getirmeye çalışması devamlı geçimsizlik ve kavgaya neden olur aralarında.Comte geçimini sağlamak için`pozitif felsefe dersleri vermeye başlar.Ona göre gerçeğin ölçüsü,metafizikten mahrum oluşuydu.Yani tecrübe ile ıspat olunmayan hiçbir şeye inanılmamalıydı.Yıllarca karısıyla gelgitli bir hayat yaşaması ve aşırı derecede okuması dolayısıyla gelgitler yaşamaya başladı.Yedi ay akıl hastahanesinde tedavi gören Comte karısının isteğiyle çıkarıldı.Ama kendine gelmesi bir yıl sürdü ve tekrar ders vermeye başladı.Fakat karısı beş yıl sonra kendisini terketti ama yıllarca mektuplaştılar.1845 yılında kocası müebbet hapse mahkum olmuş bir kadına aşık olur artık zenginlerden aldığı yardımlarla yaşar ve çevresindeki insanlara karşı çok kırıcı bir hal takınır.O zamanın kanunlarına göre boşanmak mümkün olmadığı için evlenemez fakat bu kadına çok içten aşık olur.Bir yılda 180 nin üzerinde mektup yazar bu kadına fakat kadın bir yıl sonra veremden ölür.Artık büsbütün bu platonik duyguya kaptırır kendini.1849-1850 yıllarında Comte`de belli başlı fikirler dallanıp budaklanır ve bazı garip teşebbüslere girşir.Pozitif bir din kurar.İnsanlık dini.Hatta rus çarına ve osmanlı sadrazamına mektup yazarak onları bu dine davet eder.Comte artık peygamberdir ve dininin esaslarını belirler.Hatta şeytan yerine napolyona lanet etmeye vaaz eder.Ernest renan comte`den söz ederken`200 yıldan beri birçok bilim adamının kendisi kadar görüp anladıkları gerçekleri kötü bir fransızcayla anlattığı için Comte`a büyük adam denilmesi beni kızdırıyor der.zihin çöküntüsü ve his dalgalanmaları yoğunlaşır ,kurduğu pozitf sisteme tamamıyla ters bir hareketle mistik ve metavizik olduğu kadar da garip bir din kuran Comte 5eylül 1857 günü,insanlığın sembolü ve temsilcisi sayıp ulu varlık adını verdiği veremden ölen sevgilisinin masasının önündeki son merasimini yaparken ölür.Sosyolojiyi Sosyal Statik ve Sosyal Dinamik olmak üzere ikiye ayırır. Sosyal Statik; bir toplumdaki düzeni ve durağanlığı incelediği için bir düzen kuramaz.Çünkü peygamber olamamıştır en başından beri. Sosyal Dinamik ise, değişme ile ilgili olduğu için bir ilerleme kuralıdır. Comte evrimcidir. Tarihi bir ilerleme süreci olarak görür yani iyimserdir. Comte' un üç hal ya da üç durum yasası vardır. Bunlar:
a) Teolojik ya da hayali hal,
b) Metafizik ya da soyut hal,
c) Pozitivist ya da bilimsel haldir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder